top of page

Vayera “Ve O (zamanla) göründü”


Dünyayı değiştiren kelimeler vardır, Tora’nın bu bölümündeki o cümleden başkası değildir.


Çünkü onu bildim. (Yadati) Öyle ki, (Avraam) çocuklarını ve ardından gelecek ev halkını emirle bağlayacak ve T.anrı’nın Yolu’nu DOĞRULUK (Tsedek) ve ADALETİ (Mişpat) yerine getirerek koruyacaklar. (Bereşit 18:19)





Rabi. Steven S. Schwarzschild, Encyclopedia Judaica'daki adalet üzerine makalesinde, Yahudilerin adalete yaklaşımını, öncelikli olarak cezalandırıcı veya dağıtımcı olan yani bir şeylerin nasıl yapılacağına ilişkin sistemler olan baskın Batı tanımlarıyla karşılaştırdıklarından söz eder.


Buna karşın Yahudi adaleti, insan yaşamının nasıl olması gerektiğine dair somut bir vizyondur. “Adaletin asli görüşü, insanın ve her şeyden önce sosyal yaşamın tam olarak geliştirilmesi ile ilgilidir.” “Böylece tüm insan ilişkilerini ve sosyal kurumları kaplar.”


Tora bu iki alanı çok aydınlatıcı iki terimle tanımlar:



Mahkeme sistemi genellikle “MİŞPAT” terimleriyle ifade edilir. Bu insanları dürüst tutan şeydir. Ancak hukuk sisteminde adaletin sağlanacağının garantisi yoktur. Zira hukukun çok belirgin bir usul unsuru vardır ve genellikle yasal prosedüre bağlılık adaletsiz bir sonuç doğurabilir.



Adalet kelimesi ise “TSEDEK”tir. Bu kelime genellikle "HAYIRSEVERLİK" olarak tercüme edilir ki bu doğru değildir. Çünkü yardım etme girişiminde bulunan kişi o kadar da dürüst olmayabilir sadece iyi niyetlidir. Tsedek prosedürle değil sonuçla ilgilenir.



Avram'ın kralların jeopolitik entrikalarına karışmasının tek bir kapsayıcı amacı vardı. Tsedek’in peşinden gitmek. (Bereşit 14:14 ). Bu nedenle Bene-Yisrael, Avram aracılığıyla kutsanır. Ve T.anrı, tavizsiz tzedek arayışının onun soyundan gelenlere aktarılacağını tasdik eder. Peraşa Şofetimde de bu unsurun gerçekleştirilmesini emreder.



Hesed (İyilik) - Mishpat (Yargı) ve Tsedek (Adalet/Doğruluk) bu üç unsur dünyayı ayakta tutan sütunlardır.



Bu üç özellik o kadar önemlidir ki, T.anrı'nın onüç sıfatında yer alırlar ve T.anrı'nın Avram’ı seçmesinin tek nedenidir.

Odaklanmak istediğim şey, bu üç değerin neden Tora için bu kadar merkezi olduğudur.


Hesed (İyilik) nedir ? Kendisine hiçbir şey borçlu olmayan birine, yani bir yabancıya, hatta bir ebeveyne, gerekenden fazlasını vererek yapılan iyilik eylemlerine atıfta bulunur.



Mishpat (Yargı) başkalarındaki iyiliği ödüllendirme ve kötülüklerini cezalandırma eylemidir.



Tsedek (Adalet/Doğruluk) ise T.anrı’nın benzeyişine göre hareket etmektir. Yani size borçlu olan bir fakire, üşümesin diye gece vakti ceketinizi çıkarıp vermektir. O ceket onun borcunun teminatı olsa bile.



Doğruluk sadece “başkaları” için eylemlerde bulunmakla ilgili değil şaşırtıcı bir şekilde kişinin “KENDİNE” karşı hatta “T.ANRI”ya karşı bile takip edilmesi gereken ilahi niteliktir.



Ve [Avram] T.anrı’ya GÜVENDİ (Vehe’emin) ve (T.anrı) bunu onun adına DOĞRULUK (Tsedek) saydı." (Bereşit 15:6)


T.anrı, Avram’ın O'na olan güvenini doğruluk olarak gördüğünü ifade ediyor. Bu, Avramın mükemmeliğine ilişkin derin bir kavrayış sunar. Ve Tanrı'nın bunu bilmemizi istediğini gösterir.



Bu mükemmellik nedir?


Avram’ın sahip olduğu T.anrı bilgisi, T.anrı ve Gerçeğin eşanlamlı olduğu şeklindeki birincil fikri içeriyordu.


Avram, T.anrı'yı ​​tüm bilginin kaynağı olarak anladı ve bu gerçeklik diğerlerini aştı. Evrenin bir Yaratıcısı olduğu şeklindeki bu şaşırtıcı gerçeğe yönelik çekimi o kadar yoğundu ki, Avram’dan sevgili oğlu İshak'ı kurban etmesi istendiğinde hiç tereddüt etmedi. Çünkü Avram, T.anrı'yı ​​nihai bilgiye sahip Tek güç olarak gördüğü için, onun sözünün gerçekle eşanlamlı olması gerektiğini kavradı. Bu Avramın T.anrı’ya olan güveninin neden “DOĞRULUK”

olarak kabul edildiğini açıklar.



Avram, T.anrı’ya hakkını ödedi. GÜVENDİ!…….


Böylece doğruluk tanımı “Herhangi bir varlığın hakkını vermek” olarak dilimizdeki yerini aldı. Manevi olarak bu eylem, yaratılışa İLAHİ DENGEYİ getirmek olarak tanımlanır.



Daha derin düzeyde, kişinin kendi imajının aslında Tanrısal suretin bir merkezi olduğunu, insan övgülerine muhtaç olmadığını ve kişilerarası düşüncelerle hareket etmemesi gerektiğini kavramasıdır.



Bu ilahi mükemmeliği kendi eylemlerimize yansıtmak üzere atalarımızdan ilham almalıyız. Çünkü bu değerlerin hiçbir ifadesi olmadan, insanın inancı eksik kalır.



Sevgilerimle - Shabat Shalom


Rabi. Yishak BİLMAN (z”l) & Moşe PASENSYA






Comments


Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page