top of page

VAERA - NEFES (Ruh) DARLIĞI




Hemen hemen hepimiz, kalıcı bir felaket ve kasvet aurasıyla karakterize edilen özel ruh halini biliriz. O anlarda hiçbir şey moralimizi yükseltemez hatta bize sonunda her şeyin yoluna girebileceğini söylemeye çalışan kişiyi bile küçümseme ile karşılarız.

 

Tanrı, Moşe’ye Bene-Yisrael’i özgürlüğe kavuşturacağını söyler ve bunu insanlara duyurmasını ister. Sonra şunu okuyoruz; “Moşe, Bene-Yisrael’e konuştu; fakat NEFES DARLIĞI ve ağır işlerden (dolayı) Moşe’yi dinlemediler.” (Şemot 6:9)

 

Fiziksel olarak hasta olan kişi, şifası dışında bir şeyi düşünemez. Tıpkı aç olanın beslenmesi dışında hiçbir şeye odaklanmaması gibi. Soluğu kısalır ve uzun bir nefes alamaz. İbranice Nefes sözcüğü – Neşama (Nefes alma eylemi), anlamına geldiğinden burada ifade edilmek istenen nefesten çok ruhla ilgilidir.

 

Bazılarımızın işkolik olmakla övündüğünü hatırlıyor musunuz?  Varlık sebeplerinin iş olduğuna inanan insanlar tanıdım. Ardından ne olur ? 

 

Firavun daha az destekle ve çalışma koşullarını ağırlaştırarak (samanları da kendimiz toplamak zorunda kaldık) aynı sayıda tuğla üretmemiz konusunda ısrar eder. Tüm zalimlerin rüyası budur. Çünkü sadece fiziksel hayata indirgenen kişi, umut etme yeteneğini kaybeder. 

 

Bene-Yisrael’in Mısır'dan çıkışıyla ilgili geleneksel Yahudi öğretisi, biz haykırana ve çığlığımız HaShem'e ulaşana kadar bunun gerçekleşemeyeceğini iddia eder. Biri şunu sorabilir. HaShem zaten olup bitenlerin farkında değil mi? Tanrı’nın her şeyi bilmesi gerekmez mi? 

 

İlahi dünyada her şey birbiriyle bağlantılıdır ve her şey diğer her şeyle kesişir; küçük hareketler tahmin edemeyeceğimiz şekillerde yankı bulabilir.  Bilimsel olarak Kaos Teorisinde ifade edilen “Kelebek Etkisinden” söz etmekteyim.

 

Ofise geri döneriz, geçip giden yaşamımızı görmezden geliriz, daha azı için daha çok çalışırız. Kendi Firavunumız, bizi umutsuzluğa ve şüpheciliğe sürükler. Böylece günümüz Mısır'ının gücüne karşı çığlıklarımızın bir fark yaratabileceğine inanmayız.

 

Bazı günler stres yüzünden kendimizi o kadar kısıtlanmış hissederiz ki, umudumuzu dile getirmek bir yana, çığlık atmaya bile yetecek kadar derin nefes alamayız. Belki meyve üretme yeteneğinden ve hatta gölgeden mahrum kalan bazılarımız, potansiyelinin ve umudunun nerede olduğunu henüz keşfetmemiş olabilir.

 

Bazılarımız amacını gelecek nesiller için (çocuklarımız) bir tür kendini feda ederek bulabilir. Böylece yaşamımız boyunca “normale döneceğimiz” düşüncesinden vazgeçip, “yeni normalin” ne olabileceğini düşünürüz.

 

Bizler, genetik olarak esaretle (kölelikle) ilgili kişisel bir anıya sahip olan insanlarız. Çünkü ilk nesil (atalarımız) Bene-Yisrael topraklarına girmeden önce çölde öldüler. Çünkü Fiziksel olarak Mısır’dan çıkmış olmalarına rağmen ruhlarına kazınmış olan bu esaretten kurtulamamışlardı.

 

Manevi bir dille konuşacak olursak; İbranice ERETZ- TOPRAĞINIZ, doğal arzularınız olarak anlaşılabilir. Çevrenize maruz kalma nedeniyle deneyimlediğiniz tüm duygu ve hisler, DOĞUM YERİNİZ olarak değerlendirilebilir. BABANIZIN EVİ, yıllar içinde ulaştığınız tüm entelektüel sonuçlar olarak kabul edilebilir.

 

Bir kişi ne kadar büyük olursa olsun, hâlâ yalnızca odur; sınırlı, doğal bir insan…..….. Tora herkese emreder. "Toprağa", Tanrı'nın "sana ve tüm çocuklarına vermeyi" amaçladığı tüm topraklara ulaşmak için, kişi, kendisinde yerleşik olan maddi ve fiziksel eğilimlerine denge (kutsiyet) getirmelidir.

 

Bekar olmayın Evlenin  - Sex değil Zvug yapın – sık sık Oruç tutmayın (çilecilik) - sadece Ruhen Saf Yiyecekler (kosher) tüketin. Arzularınız ile birlikte hareket edin ona karşı değil. İyileştirme yolu zorlu bir yol ama mümkün.

 

Kabaca üçbin yıldır devam etmekte olan bu döngü kırılmadığı sürece genetik olarak atalarımzdan bizlere geçmiş olan bu esaret dürtüsü gelecek nesillere aktarılacak ve özgür doğan çocuklarımız bile bu kolektif travmanın izlerini taşımaya devam edecekler ve  Tanrı’nın sesini duyma konusunda nefes darlığı (Ruh kısalığı) içinde olacaklardır.

 

Yaşadığımız dünyada (olam) gizli olan ışığımızı açığa çıkarabilirsek bu döngüyü kırıp gerçek anlamda özgürleşebileceğiz.          


Sevgilerimle  -  Shabat Shalom

 

Rabi. Yishak BİLMAN (z”l)  &  Moşe PASENSYA







Comments


Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page