top of page

“Post modern” Antisemitizm hakkında…





 

Bu köşede antisemitizm konusunda birkaç kez kalem oynattım – ve bence hiç birimiz, Antik Çağ’dan bugüne dek süregelen bu “virüs” hakkında fikir yürütmeyi, çevremizi olduğunca eğitmeye çabalamayı asla bırakmamalı...

 

 

Bu bağlamda bugün, daha önce de değindiğim antisemitizm olgusunun, geçmişe dayanan dini, ırkçı ve kişisel gerekçelerinin yanı sıra, bir asırdır süregelen antisiyonizm ve ayrıca daha aktüel sayılan “öykünmek/gibi yapmak” dürtülerinden hareketle, “post modern antisemitizmi” oluşturan beş ana aktör grubundan söz etmek istiyorum.

   

 

Bunların ilki, Yahudi düşmanlığını iç siyaset aracı olarak kullanan popülist liderlerdir: Bir adım daha ileriye gidecek olursak, hareket alanlarını genişletmek için bir “günah keçisi” veya “sanal düşman” olarak Yahudileri ortaya süren yeni yeni diktatörler ve ideolojiler türedi. Hiç kuşku yoktur ki bu ideolojilerin başını, eskiden büyük bir Yahudi nüfusunu barındırmış olan İran’ın molla rejimi çekiyor. 1978’de devrilen Şah’tan sonra, kendisini İslam aleminde kabul ettirmek ve Suudi Arabistan ile Mısır’ı “sollamak” amacıyla mollalar, art arda en keskin İsrael ve de Yahudi karşıtı olmuş, bu amaçla uluslararası terör eylemleri azmettiriyorlar halen…

 

 

Diğer aktörler grubu, sözde “insanlık” ve “serbest ifade” için didinen kâr gütmeyen kurumlarla, onların yöneticileridir: Bunların arasında en tipik ve şaşırtıcı örnek, Amnesty International olmuştur. Bu kurum, iki-üç yıl önce İsrael’in bir Apartheid ülkesi olduğunu tanımlayacak kadar sürrealist (!) ve gerçek dışı bir iddiada bulunmuştu! Yanı sıra, özellikle 1967’den bu yana, antisiyonizm maskesi altındaki antisemitizmi körükleyen diğer bir kurum, yeni yeni ülkelerin oluşması ve otokratik devletlerin çoğalmasıyla bileşimi değişen Birleşmiş Milletler ve son yıllarda, başta Gazze olmak üzere Hamas teröristlerine “çalışma” alanı sağlamış olan UNRWA öne çıkmaktadır…

 

 

Üçüncü aktörler grubu olarak, aynı amaçları güden kimi medya kuruluşlarını gösterebiliriz: Bunların arasında, “yerli malı kullanmalı” örneği, Türkiye’deki neredeyse tüm medyayı, ayrıca kimi naif solcuları da sayabiliriz – örneğin benim de yıllar önce Klezmer ve Caz Müziği konusunda programlar yapmış olduğuma şimdi üzüldüğün Açık Radyo’yu... Diğer öne çıkan bir örnek ise bir İngiliz devlet kuruluşu olan BBC’dir: Yanlı röportajlar ve söyleşilerde, ABD ve Kanada ile AB ülkeleri tarafınca terör kuruluşları olarak kabul edilen Hamas ve Hizbullah’ı “militant group” olarak tanımlayan BBC, haberlerinde de çoğunlukla Gazze ve Güney Lübnan’daki yerel halkın meskenlerine gizlenmiş ve oradan hareket eden teröristleri “sivil halk” olarak tanımlamaktadır! Hiç kuşku yoktur ki bu kuruluşların günümüzde en etkin olanları, X (eski Twitter), Wikipedia veya tic-toc gibilerini içeren sosyal medya olarak bilinenlerdir…

 

 

Özellikle son bir yıl boyunca öne çıkmış dördüncü grup ise, dışarıdan beslenen ve yapay bir kitleselleşme gösteren eğitim kurumları olsa gerek: Bunların başında nedense Harvard, MIT ve Columbia gibi büyük ABD üniversiteleri geliyor! Öğrencilerinin bir bölümü hangi amaçla gösterilere katıldıklarını bilmezken, bunların Arap kaynakları tarafınca finanse edildiği apaçık ortadadır… Ne yazıktır ki benzer uygulamalar, kimi Avrupa üniversitelerine de sıçramış bulunuyor – ki bu tür eylemler, 1933 sonrası Alman üniversitelerinde görülen antisemit girişimlerini de acı acı anımsatıyor!

 

 

Beşinci aktörler grubu ise, özellikle “farklı olmak” dürtüsüyle hareket eden, “self hating Jews” (SHJ) tanımıyla bilinen bizzat Yahudi gazeteci ve yazarlar, akademisyenler ve üniversite öğrencileridir. “Kendinden nefret eden Yahudiler” terimini yaratan, Nazi dönemi öncesinde Almanya’da pek tutulan düşünür Theodor Lessing olmuştur, 1930 yılında yayımladığı “Der jüdische Selbsthass” kitabıyla… SHJ’ların büyük kısmı bizzat antisiyonist veya antisemit değildir – ancak söz/yazı ve eylemleriyle bu “virüsün” kapılmasına/yayılmasında oldukça etkin sayılırlar. Aralarında birçok çağdaş isim sıralayabiliriz, örneğin ABD’li akademisyenler Noam Chomsky veya “The Holocaust Industry” kitabının yazarı Norman Finkelstein, keza Demokrat Partisi ileri gelenlerinden Bernie Sanders gibi… 1970’lerin İsrael’inde ise Arafat’ın yakın dostu, iki ayrı sol partiden Knesset milletvekiliği yapmış gazeteci Uri Avnery veya günümüzde Haaretz yazarı Gideon Levy, en aktüel olarak da Hamas/Hizbullah’ı “özgürlük savaşçıları” olarak tanımlamış Haaretz’in sahibi Amos Schocken de bu kervanın sözcüleridir. Türkiye’de bu konuda eleştirdiğim kişilerin arasında, yayımlandığında halen hayatta olan bazı kimseleri sergilemiş “Betar Türkiye” gibi kitapların yazarı Rıfat Bali veya “Bugün Pazar, Yahudiler Azar” kitabıyla rating peşinde koşmuş, geçtiğimiz yıl yitirdiğimiz şair Roni Margulies gibilerini sayabilirim…

 

 

Bu özet açıklamaları sonlandırmak üzere, bir an için dünya çapındaki antisemitik eylemlerin perde arkasına da şöyle bir bakalım… Yukarıda “kâr gütmeyen kurumlar”, “medya kuruluşları” ve “eğitim kurumları” olarak tanımladığım İsrail ve Yahudi karşıtı oluşumların örgütlenmesiyle çalışmasını sağlayan kimlerdir acaba? Bunlar, daha çok Arap sermaye kuruluşlarının parasal desteği ile, onların güdümünde hareket eden azılı Yahudi düşmanlarıdır ki, aralarında Müslüman Kardeşler örgütü ve (bir yandan ateşkes görüşmelerine katılmaktan utanmayan) Katar Hanedanı da bulunuyor! Onların tetikçileri de post modern antisemitizmi körükleyen profesyonel kışkırtıcılar / azmettirenlerdir.

 


Robert Schild


Editörün Notu: İYT sitesinde yayımlanan yazılar sadece yazarını bağladığı halde, bu yazı içeriğinde iddia edildiği üzere - Varlık Vergisi, 6-7 Eylül Tanıklıkları, Aliyalar ve Cumhuriyet Dönemi Yahudilerinin tarihlerini, Sami Günzberg gibi ünlü Yahudilerin biyografilerini çok sayıda inceleme ve eserlerinde kaleme alan-  yazar/tarihçi Rıfat N. Bali’nin  yazarın bizce yanlış ve yersiz tanımı çerçevesinde “self hating Jews” (Kendinden Nefret Eden Yahudi) olarak  nitelendirilmesine katılmadığımızı belirtirim. Y.B.

 

 

 








Comments


Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page