İngilterede yaşayan, Pakistan kökenli Dahri İngiliz polis teşkilatında çalışmış ve halen ITCT, (Islamic Theology of Counter Terrorism) örgütünün başındaki kişi.
İnancından, Müslümanlığından ödün vermeyen Dahri İngiterede Oxford, ABD’de Maryland Üniversitelerinde okumuş ve halen Leicester Üniversitesinde master çalışmalarını sürdürüyor.
Bir ara İsrael’deki “Küresel Anti Terör Enstitüsü”nde de öğrenim gören Dahri başında bulunduğu örgütün yanısıra yazar, konuşmacı ve araştırmacı olarak da çalışıyor. Yazdığı kitaplardan biri: “Küresel Cihad, İslami Radikalleşme ve Karşıt Strateji”.
Kendini “dinibütün müslüman bir siyonist” olarak tanımlayan ve Pakistanda doğan Noor Dahri Londraya 30 yaşında laik ve anti siyonist, anti İsrael bir Müslüman olarak ayak bastı. İngiliz Polis Teşkilatına katıldı. Sonrasında İngiterede Pakistan asıllı eşiyle evlenen Dahri bugün İslamın tüm şartlarını yerine getiren imanlı bir Müslüman. Ve aynı zamanda İsraeli seven bir siyonist. Bu “tezat” kendiliğinden olmadı tabii.
Okuyan, araştıran, gezen bir araştırmacı olan Dahri zamanla İsraelin gerçeklerini gördü ve Pakistanda maruz kaldığı ”klasik anti İsrael beyin yıkamasından” arındı.
İngiliz Polis Örgütünde çalışırken Eli isminde bir iş arkadaşıyla tanıştı. Politik konulara meraklı olan kahramanımız bu hanımla da Filistinle ilgili konuları tartıştı; arkadaşının Yahudi olduğunu bilmeden. Fikirleri ters düşünce, Eli, Dahriden İsrael Filistin sorununu araştırmasını rica etti ve onu buna ikna etti. Dahrinin fikirlerini ve tutumunu kökünden değiştiren de bu araştırmalarının sonucunda durumun sandığının tam tersi olduğunu kavraması oldu.
Ve çekinmeden, utanmadan belki de dünyanın ilk dindar Müslüman Pakistanlısı olarak İsrael Devletinin var olma hakkını, teröre karşı mücadele etmesi gerektiğini Facebook’ta savundu.
Ve akabinde babası dahil tüm ailesi onu redetti! (eşi hariç!)
İsraelde Al Aqsa camiini, ağlama duvarını, Gazze, Suriye ve Lübnan sınırlarını da gezen Dahri’nin Kudüs, (Yeruşalayim) ile ilgili fikri ilginç:
“Kuran bize Kudüsün kutsal olduğunu söyler ama bize ait olduğunu söylemez” diyor Dahri.
Salafi bir Müslüman olarak cihad ile ilgili görüşleri de kayda değer:
“İslam dünyanın Müslüman olması gerektiğini söylemez” diyor Dahri. “Yaradana inancın olduğu sürece İslamın seninle sorunu yok” diyor. “Cihad düşmana saldırı demek değildir. Cihad kendi nefsinle mücadele etmektir, sana karşı savaş açanla mücadele etmektir” diyor, Kuranı bu şekilde yorumluyor.
İsraelli Araplarla “birlikte ve eşit şartlarda” yaşamamızı takdir ediyor. Öte yandan yaşamını bu konuya adamış bir araştırmacı ve uygulayıcı olarak, terör olaylarına karşı sert davranılması gerektiğinin altını çiziyor
İbrahim Antlaşmalarinin fevkalade lehinde. Bu antlaşmaların olası bir Pakistan İsrael yakınlaşması için ilginç bir dönüm noktası olabileceğini ifade ediyor.
İsrael Pakistan ilişkilerinin ise ilginç bir geçmişi var.
İsrael devleti kurulduğunda Ben Gurion’un Pakistana yaptığı açılım karşı taraftan kabul görmedi. Gerek 1967 gerekse 1973 savaşlarında İsraele karşı savaşmaları için Pakistan eğitimli pilotlarını bölgeye yolladı. İsraelin Mısırla, Ürdünle hatta FLÖ ile yaptığı antlaşmalar da Pakistanın olumsuz tutumunu değiştirmedi. İslam dininin gerektirdiği solidarite/ dayanışma, radikal İslam gruplarından çekinme ve ülke içinde çıkabilecek çalkantılara mani olma dürtüsü Pakistan liderlerinin İsraelle ilişkilere sıcak bakamamalarının nedenleri oldu hep.
Ancak 1980 yılından başlayarak gizli, gayrıresmi bazı “güvenlik ilişkileri” iki ülke arasında yer aldı yine de. Pakistanla İsrael arasında bazı gizli görüşmelerin geçmişte de yapıldığı, değişik Pakistan liderleri zamanında bazı Pakistanlı heyetlerin ülkemizi ziyaret ettikleri bir gerçek. Pakistan halkının çoğunluğunun düşündüğünün aksine bugün ülkenin daha aydın çevrelerinde İsraelle artık konuşulması, işbirliğine gidilmesi gerekliliğini dile getiren yazarlar, gazeteciler, medya mensupları var.
Dilerim İbrahim Antlaşmalarının önümüzdeki kazançlarından biri de çok yüksek bir Müslüman nüfusa sahip, İsraelle sınırı ve anlaşmazlığı olmayan Pakistan olur!
Comments