Başlığı özellikle seçtim. Ne Batı Şeria, ne de tüm Filistinliler bu yazının söz konusu. Zira yeni hükümetin bu konularda bir inisyatif alması, yapısı itibariyle, mümkün değil. Tersine bu konularda çıkabilecek anlaşmazlıklar belki de hükümetin sonunu getirebilir. Ama Gazze için durum farklı olabilir diye düşünüyorum, daha doğrusu düşünmek istiyorum.
Nelerin olabileceğine bakmak için önce nelerin olamayacağına bakalım.
1. İsrael Gazze’de Hamas’ı yok edemez.
Bir, zira bunun İsraelli kayıplar açısından bedelini ödemeye hazır hükümet zor bulunur, bu hükümet muhakkak ki bunlardan biri değil, olamaz.
İki, diyelim ki kaybı göze aldı, Hamas’ı sildi, sonra ne olacak? İsrael’in orayı yönetmeye, doğal olarak, hiç niyeti yok.
Üç, dünya devletleri ve kamuoyu buna izin vermez. (ABD veya Rusya Taliban veya diğer terör örgütleriyle savaştığında yüzlerce sivil ölebilir, kimse ses çıkartamaz ama İsrael sivil kaybı olmaması için bütün gayretini gösterse de en ufak sivil kaybında dünya ayağa kalkar. Hamasın kendi çocuklarını canlı kalkan olarak kullanması dahi kimseyi ilgilendirmez, rahatsız etmez)
2. Hamas ise bütün terörist çirkefliğiyle İsrael’i çok rahatsız etmeye devam edebilir ama onu yıldıramaz.
İsrael’in Katardan gelen yardımı Hamasa aktarmaya devam etmesi, buna karşılık güney bölgede yaşayan ülke halkının her gece yatağa bu gece roket atar mı atmaz mı düşüncesiyle girmesi, Hamas’ın terör faaliyetlerine devam etmekle yetinmeyip Filistin davasına ve özellikle Kudüs’e sahip çıkmak istemesi İsrael açısından sürdürülebilir bir durum değil. (Şimdilik sürdürülse de)
Bu durumda İsrael Gazze’de ne yapabilir?
Olmayacak duaya amin demek gibi görünse de naçizane önerimi belirteyim.
İnisyatif alıp ayrıntılı bir planla Arap dünyasına ve kamuoyuna açılabilir.
Gazze’nin şu anda acilen son çatışmaların doğurduğu yaralarını sarması lazım. Yıkılanların ciddi bir şekilde onarılması gerekiyor.
Ancak İsrael’in bunlarla yetinmeyip Gazzelinin yarını için bir “insanca yaşam ümidi planı” yla yola çıkması lazım.
Haklısınız, Hamas için böyle bir planın hiçbir anlam veya önemi yoktur. Hamas üzüm yemektense bağcıyı dövmek isteğinden vazgeçmeyecektir. Ama planın hedef kitlesi Hamas -veya patronu İran- değil, öncelikle Gazze’de insanca yaşamayı, teröristçe ölmeye tercih eden sade vatandaş olmalı.
Cihada değil de barışa ve milletinin ilerlemesine odaklı Arap ülkeleri olmalı. Ve en nihayet dünya devletleri ve kamuoyu olmalı. Ve belki de en azından bir “halkla ilişkiler” kazanımı olur İsrael’in; Ortadoğu’nun tek demokrasisine anlaşılmaz bir kinle dolu birkaç devlet dışındaki ülkeler ve kamuoyu, İsrael’in Gazze’den zaten çoktandır tümüyle çıktığını hatırlayıp, Gazze halkına karşı hala iyiniyetini koruduğunu görebilir.
Yapılacak kalkınma planında Gazzelinin Katar yardım paraları dahil, kimseye muhtaç olmadan sürdürülebilir bir ekonomiye sahip olması planın olmazsa olmazı olmalı.
Gazze’ye liman da yapılabilir, balıkçılık için deniz sahası da arttırılabilir, elektrik santralı da kurulabilir. İsrael’in Çin’den, Tayland’dan getirdiği işgücü, çalışmaya hazır Gazzeliler ile de ikame edilebilir, vs. Örnekler çoğaltılabilir. Zira İsrael’in ve “meydana getirilebilecek bir Gazze ekonomisinin” birbirleriyle rekabet edebilecek özelliklerinden çok daha fazla birbirlerini tamamlayan, kazan kazan sonucunu yaratacak özellikleri olacaktır.
Böyle bir planın gerçekleşmesi durumunda Gazzelinin kazanımları belli. Peki karşılığında İsrael’in istekleri ne olmalıdır? Bence üç temel şart, (gereği gibi uygulanmaları koşuluyla) yeterli.
Birincisi Gazze yönetiminin İsrael’i tanıması ve yıllar önce FÖY ile yapılan antlaşmayı kabul etmesi,
İkincisi bölgenin tümüyle silahsızlandırılması ve bunun devamının Mısır ve İsrael dahil Batılı ve ılımlı İslam, (BAE gibi) ülkelerince gerektiği şekilde denetlenmesi. (B.M. demiyorum, onlara güvenim sıfırlarda geziniyor),
Üçüncüsü, Gazzeli çocuğun artık İsrael karşıtı kin, nefret, cihad ve intikam duygularıyla değil, insancıl, evrensel değerlerle eğitilmesi.
Peki böyle bir inisyatifi Bennett - Lapid başkanlığındaki bir hükümet alabilir mi?
Belki fazla iyimserlik olacak ama bence alabilir.
Aldı diyelim, bu plan Hamas yönetimi altındaki Gazzeliye nasıl pazarlanacak?
Ümitlerim a) Al Sisi başkanlığındaki Mısır ve b)“İbahim Antlaşmaları” bünyesindeki ılımlı Arap ülkelerinin artması. Peki, Trump – Netanyahu ikilisinin bu antlaşmaları sağlamaktaki başarısını Biden -Bennett- Lapid üçlüsü devam ettirebilir mi?
Çok zor.
Ancak bu planın gerçekleşmesine soyunacak bir Amerikan yönetimi artı “İbrahim Antlaşmaları” bünyesine yapılacak takviyelerle, (Suudiler ve bazı diğer Afrika ve İslam ülkeleri diyelim) Gazze halkı ve ileri gelenlerinin de desteğiyle, Hamas yönetimine yapılacak baskılar sonucu bölgede barışa hazır, İsrael’in üç şartını kabul edecek yeni bir Gazzeli lider belki çıkabilir. Çıkar mı?
Bu daha da zor bir olasılık.
İyisi mi ben bu yazıyı bitirmeyi siz sevgili okuruma bırakayım. Alın size dört seçenek:
Yazımı uygun göreceğiniz seçenekle siz bitirin bu seferlik.
1. Tango dans etmek için iki kişi gerekir.
2. Ama İsrael bir mucizeler ülkesi. Mucize belki Gazzeli komşularımıza da bulaşır.
3. İnsan alemde hayal ettiği müddetçe yaşar.
4. Sizin kendi seçeceğiniz kapanış cümlesi.
Sevgi ve sağlıkla kalın,
Comments