Yedi yıldan beri Büyükada’ya ilk gidişim… şok mu geçirdim? Hayır. Paytonsuz bir adayı çok yadırgayacağımı düşünmüştüm ancak elektrikli taksi ve otobüsler farklı bir şirinlik de katmış diyebilirim. Keşke geçmişi anımsatan 5-10 atlı payton muhafaza edilseydi…
Eski Arabacılar yeni Otobüs Meydanı
Adaya gitmemin bir nedeni de Adalar Belediyesi ve Adalar Vakfı Kent Müzesinin düzenlediği etkinlik kapsamında “Çocukluğumun Büyükadası 1951-1971” adlı kitabımın tanıtım ve imza gününe katılmaktı. Adanın pek çok köşesinde, tanıtım panolarında kendi fotoğrafımı da görünce bir hoş olduğumu itiraf etmek isterim.
Çelik Gülersoy Kültür ve Sanat Merkezi’nin edebiyatseverlerle dopdolu olduğunu, tanıdık, tanımadık pekçok kimsenin kitabı imzalatmak için oldukça uzun bir sıra oluşturduğunu görmekten ayrıca büyük bir manevi haz duyduğumu da belirtmeliyim.
Kitabın yayınında ve etkinliğin düzenlenmesinde görevini yeni yeni tamamlayan Adalar Vakfı Başkanı Halim Bulutoğlu’na, oturumun moderatörlüğünü gerçekleştiren 500. Yıl Vakfı Türk Musevileri Müzesi Başkanı Silvyo Ovadya’ya, anılarını paylaşarak panele renk katan çocukluk arkadaşım değerli müzisyen Nino Varon’a ve kitapta yer alan “Değişen Ada, Çarşı Esnafı” başlıklı bir bölüm okuyan eşim Nelly Barokas’a sonsuz teşekkürlerimi sunmak isterim.
Viktor Albukrek, Robert Schild, Adil Bali, Ahmet Tanrıverdi’nin konuşmacı olarak katıldıkları “Anılar, Söyleşi ve Tanıklıklara Adaların Tarihini Yazanlar” başlıklı oturumda tiyatro oyunu olarak da sahnelenen Horoz Reis’in kitabını kaleme alan Adil Bali’nin konuşmasından sonra, sorular bölümünde ben de bir anımı dile getirdim.
Büyükada’nın Kumsal mevkiinde dünyaya gelen Horoz Reis adanın cankurtaranı olarak bilinirdi. Gece gündüz, sis, lodos, fırtına demeden çok can kurtarmıştır Horoz Reis. Benim 18 beygir bir deniz motoruna sahip olduğum yıllardı. Motorun bakımını yapması ve muhafaza etmesi için arkadaşlarla Horoz Reis’e gittim. Nedenini bilmiyorum ama, beni de çocukluk yıllarımda ‘Tavuk’ diye çağırırlardı. Horoz Reis ile konuşuyorum, arkadaşlar bana sürekli ‘Tavuk’ diyorlar. Sonunda Horoz Reis dalga geçtiğimizi sandı ve sinirlenip küfürü bastı. Durumu anlatana kadar akla karayı seçtim.
Horoz Reis kitabını yazarı Adil Bali; yazık ki bu anekdodu daha öne duymadığını ve bu nedenle kitabında yer veremediğini belirtikten sonra oturum sonrası yanıma gelerek bu anıyı tiyatro oyununa mutlaka ekleyeceğini söyledi.
Büyükada’ya gelip de Aya Yorgi’ye çıkmasam, tepenin iki farklı yönünden Sedef Adası ve Heybeliada’ya nazır o muhteşem manzarayı görmesem olmazdı.
留言