“Zihnimin özgürlüğüne vurabileceğiniz ne bir kilit var ne de sürgü, ne de kapatabileceğiniz bir kapı.”
Virginia Woolf
12 Nisan gününün İnsanlı Uzay Yolculuğu Uluslararası günü olmasından ötürü bu hafta hep birlikte uzaya gideceğiz. Hayrola, dünya bize dar mı geliyor? Yoksa güzel dünyamızı yiyip bitirdik de tüketecek başka bir yer mi arıyoruz? Veya dünyanın tüm sorunlarını hallettik de paramızı harcayacağımız yeni bir mecra mı var ufukta? Günü birlik hayatlarımızı bir kenara koyup benimle uzaya gelmeye var mısınız?
Ta 1865 yılında Jules Verne Ay'a Seyahat ya da özgün adıyla De la Terre à la Lune adlı kitabında, türünün ilk örneklerinden olan, eğlenceli bir bilimkurgu öyküsü yazmıştı.
Amerikan İç Savaşı sırasında, Maryland eyaletindeki Baltimore şehrinin zengin ailelerinin bir araya gelerek kurduğu Silah Kulübü, savaştan sonra sessizliğe bürünür. Savaş sonrasında bir araya gelen üyeler, yeni hedeflerini, Ay'a gidecek bir uzay gemisi inşa etmek ve onunla Ay'a gitmek olarak belirler.
Kitap, Verne'in Ay'a seyahate dair yaptığı hesap ve tahminlerinin, onun zamanındaki tüm bilgi eksikliklerine rağmen, gerçeğe son derece yakındır. Proje maliyetine dair tahmini, Amerikan dolarının 1865 ve 1969 yıllarındaki değerleri göz önüne alınarak karşılaştırıldığında ilgi çekici bir yakınlık göze çarpar. Bununla birlikte, Verne'in senaryosu, mürettebatı atmosferin dışına taşıyacak kadar yüksek bir ivmelenme, aynı zamanda yolcuların da ölümüne neden olacağı için uygulanması mümkün olmayan bir kurgudur. Diğer ayrıntılara bakacak olursak durum şöyle:
Verne'in öyküsündeki topun adı Columbiad, Ay'a ilk giden Apollo 11'in kontrol modülünün adı da Columbia'dır.
Her ikisinde de mürettebat üç kişiden oluşmaktadır.
Verne, Apollo 11'de gerçekleştiği gibi, kalkışın Florida’dan yapılmasını öngörmüştür.
Apollo 11 astronotlarının yaptığı gibi inişin okyanusa,Apollo 11'in indiği noktadan çok uzak olmayan bir yere olmasını öngörmüştür.
Öyküdeki karakter Michel Ardan'ın ismi, Fransız fotoğrafçı Nadar'dan esinlenilmiştir.
Ayrıca Nadar, Jules Verne'nin de katıldığı bir balon yolculuğuna katılmıştır.
İnsanoğlu geçmişten günümüze kadar uzaya ulaşabilme, farklı gezegenlerde hayat kurma, gezegenler arasında seyahat edebilme, ve hatta Ay’a gitme hayalini kuragelmiştir. Bu olgu doğrultusunda şekillenen turizm türüne bugün uzay turizmi diyoruz. Yapılacak tek bir şey var artık, bugünden başlayarak para biriktirmek!
Uzay turizmi ne ola ki?
Uzay turizmi aslında konudan ne anlıyorsanız tam olarak o: Belli ücretler karşılığında insanları keşif ve benzeri amaçlarla değil de, dinlenme ve eğlenme amaçlarıyla uzaya götürüp getirmek. Yani, normal turizmin tanımına sadece uzay kelimesinin eklenmiş hali. Uzay turizmi her ne kadar bir hayal ve rüya gibi görünse de, hizmet sektöründeki küresel rekabetin artması ve yenilikçi teknolojilerin ortaya çıkması gibi nedenlerle gezgin ve maceracı turistlerin ilgisini çekiyor. Uzay yolculuğuna katılacak olan turistlerin özellikleri ve potansiyeli bu sektörün gelişimi için önemlidir. Günümüzde yapılan araştırmalar ve turizmdeki gelişim, uzay turizminin gelecekteki en büyük pazarlardan biri olacağını ve niş bir pazar oluşturarak seyahat işletmelerine fırsatlar yaratacağını gösteriyor.
Uzay turizmi kapımızda mı?
Uzay Turizmi başladı mı? Var mı 20 milyon doların?
Elbette! 2001 yılında Deniss Tito yörüngesel uzay turizmi için Uluslararası Uzay İstasyonuna 20 milyon dolar ödedi. Uzay turizminin Nisan ayında Soyuz 1657 ile uçtuğu bilinen Deniss Tito ile başladığı kabul ediliyor.
Yakın gelecekte çeşitli şirketler insanlara en unutulmaz tatil seçeneklerinden bazılarını sunuyor olacaklar. Uzay turizmi henüz kimsenin pek el süremediği, çok büyük potansiyele sahip bir pazar. Yavaş yavaş o noktaya geliyoruz, o yüzden cüzdanlarınızı hazır tutun. Aklınızda bulunsun, işte Singularity Hub sitesinin dikkatini çeken, uzay turizmi hizmetleri verecek en olası 5 firma:
Blue Origin: Karman çizgisine kadar
Firma 15 metreküp kapasiteli uzay aracı ile 6 şanslı kişiyi yörüngeye taşımayı hedefliyor. Yolcular Dünya’dan 100 kilometre mesafedeki Karman Çizgisi’ne kadar götürülecekler. Bu çizgi atmosfer ve uzayın ayrıldığı nokta olarak kabul edilmekte. Yolcular bir süreliğine yerçekimsiz ortamı ve Dünya’nın harika manzarasını deneyimleyecekler. Araç geri dönüşte paraşütlerle yumuşak bir iniş yapacak. Henüz fiyat belli değil ama Fast Company’ye bilgi veren uzmanlar, 10 dakikalık seyahat için yaklaşık 200 bin dolar fiyat biçmişler. Hiç de fena değil!
Virgin Galactic
Yolcular uzaya WhiteKnightTwo isimli özel tasarımlı uçağın altına takılı, VSS Unity isimli yüksek irtifa aracı ile çıkacaklar. Uçak 15 kilometre yüksekliğe geldiğinde VSS Unity ayrılacak ve yolcuları atmosferin sınırına taşıyacak. Hibrit motoru sayesinde araç rahatlıkla yeyüzüne geri dönebilecek. Yolcular dakikalar boyunca yerçekimsiz ortamda kalacak ve VSS Unity’nin bolca penceresinden manzaranın tadını çıkartacaklar. Fiyat 250 bin dolar, aman çabuk davranalım, daha şimdiden 700’den fazla kişi depozito yatırmış bile.
Orion Span ile uzayda bir hafta!
Bu firma yolculara bir uzay aracı ile atmosferin ucuna çıkmayı değil, uzayda bir hafta geçirmeyi vaat ediyor. 2022’de açılması planlanan uzay oteli Aurora Station, Uluslararası Uzay İstasyonu’nun bir modülü olacak. Dört misafir ve iki ekip üyesi 13 metreye 4 metrelik bir modülde yaşayacaklar. Astronotlarla sohbet etmenin ve Dünya’yı olabilecek en güzel şekilde izlemenin bedeli 9,5 milyon dolar. Sadece kayıt için gerekli depozito bile 80 bin dolar. Ancak henüz bu projenin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği belli değil.
Space X: Elon Musk size çağırıyor!
Elon Musk’ın ticari uzay yolculukları firması da uzay turizmi konusunda iddialı. Space X’in planı yolcuları dev bir rokete koymak ve yörüngeye fırlatmak. Ama bu kadarla da kalmıyor. İki yolcu alacak uzay modülü Dünya’nın uydusu Ay’ın etrafında bir tur atıp gezegene geri dönecek. Eğer yörüngeye çıkmak sizi kesmiyorsa, bu seyahat herhalde yeterli olacaktır. Fiyat henüz belli değil ama içeriği düşünürsek, yörünge gezilerinden daha pahalı olma ihtimali çok yüksek.
Space Adventures: Şartlarınız uygunsa tabii!
Dünyanın ilk uzay turistleri kabul edilen işadamı Dennis Tito ve Cirque du Soleil şov grubunun kurucusu Guy Laliberté, işte bu firma sayesinde Uluslararası Uzay İstasyonu’na gidebildi. Space Adventures’ın 6 aylık eğitim programının aşırı zorlu olduğu ve bu yüzden son zamanlarda kimsenin uzay turistliğine kalkışmadığı bilgisi veriliyor. Ama firma operasyonlarına devam etmekte ve yakın gelecekte bir Aya seyahat programı sunmaya hazırlanıyor. Dennis Tito’nun uzay seyahati için 20 milyon dolar ödediği biliniyor, tabi paranız olsa bile şartlarınız uygun olmayabilir.
Uzay Yolcusu Kalmasın!
Bu arada 'uzay turisti' ifadesine bazı çevrelerin karşı çıktığını da belirteyim çünkü öyle parasını ödedikten sonra normal tatile gidermiş gibi elinizi kolunuzu sallaya sallaya gitmeniz mümkün değil; çok sıkı eğitim ve antremanlardan geçiyorsunuz. Üzerinizde bir takım deneyler uygulanıyor, uygun görülürseniz gitmek için önünüz açılıyor. Yoksa istediğiniz kadar para dökün, maalesef Dünya'yı terk etmenize izin verilmiyor.
EDİTÖR NOTU: 25 Mart Pazartesi gecesi ikinci İsraelli astronot Eytan Meir Stibbe’nin de aralarında bulunduğu müretebatlı Dragon Uzay Aracı 14 günlük uzay gezisinden sonra başarı ile dünyaya geri döndü. Kapsül okyanosun sularına açılan dört dev paraşüt sayesinde iniş yaptı. 65 yaşında olan Eytan Stibbe İsraelli eski bir pilot olup bu uçuş için 56 milyon dollar ödediği söylenmekte. İsrael’in uzaya gönderdiği ilk astronot yine hava kuvvetlerinden İlan Ramon’du.
Comments