Bir Sunum, Bir Film ve Düşündürdükleri

Bir Sunum, Bir Film ve Düşündürdükleri

Platon’a göre, iyi insan olmak için çalışmak gerekiyor. Doğru davrandıkça iyiye ulaşırız. Filmde Rogers’ın eşi kocasının aziz olmadığını ama iyi insan olmak için çalıştığını söylüyor.

Geçenlerde izlediğim bir sunum ve ardından seyrettiğim bir film oldukça düşündürdü. Birbirleriyle bazı konularda öyle çok bağdaşıyorlardı ki. Doktor Zekeriya Taş, “Platon Bugün Yaşasaydı” adlı sunumunda bir saatliğine filozof Platon oldu ve onun düşüncelerini günümüze uyarlayarak anlattı. Sözünü edeceğim filmin adı, “A Beautiful Day in Neighborhood”. Amerikan televizyonunda uzun yıllar çocuk programı yapan Fred Rogers ile çalıştığı magazin icin Fred ile söyleşi yapan yazar Lloydun hikayesi. Filmdeki bazı olaylar kurgu olsa da , Mr Rogers karakteri ve çocuk programı tamamen gerçek. Ben Fred Rogers karakterinden söz edeceğim. Sunumdan aklımda kalanlarla, Platonun bazı sözlerini aldım, filmdeki bazı konuşmalarla bağdaştırdım.. Bir kez daha anladım ki, bazı insanlar gerçeğe yakın yaşıyorlar.

Antik Yunan Filozofu Platon bütün filozoflar gibi sorular sorarak düşündürüyor. Gerçek nedir? Gerçek değişmeyen bir şey olmalı, peki nedir değişmeyen? Gerçeği bulmak icin aklımızı kullanıyor muyuz? İyi insan yetiştiriyor muyuz?

Kelimeleri nasıl kullanıyoruz ?

Fred Rogers yapımcısı olduğu “Mister Rogers’ Neighborhood” adlı çocuk programında kuklalar, şarkılar ve konuşmalarıyla çocukların kendi ve başkalarının duygularını anlamaları için yardımcı oluyor. Bu şekilde çocukları pozitif etkiliyor. Program sırasında bir çadır kurmaya çalışıyor ama bunu bir türlü beceremiyor ve çadır öylece kurulmadan kalıyor. Daha sonra, “neden sette çalışanlardan yardım istemediniz?” sorusuna; “büyüklerin de her şey planladıkları gibi olmayabiliyor, bunu çocukların görmelerini istedim.”

Mr Rogers. yavaşça, her bir kelimeyi özenle seçerek ve yerinde konuşuyor. Bir başka deyişle, akıllıca konuşuyor, konuşmak olsun diye değil. Karşındakini yücelterek, “sen önemlisin, değerlisin” mesajları vererek. “Seni görmek ne güzel” diyor, örneğin.

Programında çocuklara şöyle sesleniyor: “umarım bugünü sadece varlığınızla siz olduğunuz için çok özel bir gün yaptınız. Sizin gibi biri tüm dünyada yok, her birinizi tam da olduğunuz gibi seviyorum.” Kelimeler öyle güçlü ki, doğrudan ruha hitap ederler. Onları akıllıca, bilgece kullanmak gerekiyor. Mr Rogers hakkında yazarak ödül alan magazin yazarı törende,” tarihte ön sırada oturuyoruz, başkalarının görmediği gerçekleri açığa çıkarıyoruz ve bazen bu arızalı dünyayı sözlerimizle değiştirme şansımız oluyor” diyor.

Mr Rogers programında Platon'un sözünü ettiği gibi iyi, ahlaklı, dürüst insan örneklerini veriyor. İyi insanlar yetişsin diye… Platon, barışı sağlayacak sihirli değnek annelerin, öğretmenlerin elindedir diyor. Sihirli değnek başkalarının elinde de olabilir. Bir çocuk programı sunucusu gibi, ahlaklı, dürüst çocuklara örnek olabilecek ünlüler, yazarlar gibi, dünya liderleri gibi.

Fred Rogers'a göre; “ün sadece harflerden oluşan bir kelimedir, önemli olan onunla ne yaptığınızdır.”Fred Rogers yaşadı. Onun gibi insanlara gerçekten değer veren,tatlı dilli insanlarla karşılaşmışızdır. Değerlerine uygun, anlamlı yaşamayı seçmişlerdir. Onlar icin önemli olan vicdandır. Kusursuz değildirler, ama vicdanlıdırlar. Şanslı bir çocukluğumuz olmuşsa eğer, Mr Rogers gibi yakınlarımız, öğretmenlerimiz olmuştur ve bizi biz yapmışlardır.

Film iliskiler, ölüm, insan olma gibi konularla gerçeği arıyor. Bir sahnede ölmek üzere olan birinin yakın çevresinin zorlandığını fark eden Mr Rogers; “ölüm hakkında konuşmak rahat değil, fakat ölmek insan olmak demektir. İnsan olmakla ilgili her şeyden söz edilebilir. Eğer bir şeyden söz edilebiliyorsa başa çıkmak kolaylaşabilir” diyor.

Mr Rogers da her insan gibi kızgınlıklar yaşıyor. Bununla başa çıkmak icin yüzüyor, piyanosunun tuşlarına sert basıyor. Platon’a göre iyi olmak için çalışmak gerekiyor. Doğru davrandıkça iyiye ulaşırız. Filmde Rogers’ın eşi kocasının aziz olmadığını ama iyi insan olmak için çalıştığını söylüyor.

Her birimizde dünyayı iyiye götürebilecek özellikler,yetenekler vardır. Bunun icin aklımızı kullanıyor muyuz? Hakikatin peşinde miyiz? Değişmeyen ve gerçek olan nedir sizce? Bu yalan dünyaya nasıl katkıda bulunabiliriz?