Hayatımdaki önemli hiçbir şeyi miladi tarihe göre yaşamıyorum, hatta çocuklarımın miladi doğum günü tarihlerini bile aile yakınlarım kutlama mesajı yolluyor diye hatırlıyorum.Simha Tora bayramında (bu sene ekimin sonuna doğru geldiğinde) belki duygularım daha da yoğun olacak ama ben bu yazıyıi 7 Ekim’de yazıyorum...
7 Ekim tam 365 gün önce hayatımızı değiştiren bir tarih.7 Ekim... Tüm kesinliklerin çöktüğü, tarif edilemez bir nefret ve zulmün canlandığı ama ne yazık ki tarihimizin bildiği “modern” bir Şoa, İsrael topraklarında soykırım yaşadığımız bir tarih.Sözde “dost”ların maskelerini düşüren bir tarih… En eğitimi modern diyeceğim arkadaş ve tanıdıklarımın nasıl olduğumu sormayacak kadar umursamaz ve sadece gosterilene inanan, araştırmaktan ya da her hikayenin iki yaşayan tarafı olduğunu görmek istemeyecek kadar kör, duymak istemeyecek kadar sağır olabildiğini fark ettiğim tarih...Her sabah merhaba dediğimiz kişinin de gerçek yüzünü ortaya çıkaran ülkenin içinde de hayalkırıklığı yaşatan, böyle bir olayı bile politik malzeme yapacak olanların olduğunu bir kez daha gördüğüm tarih...
Bize İsrael halkının gerçek, tek ve cesur dostlarının kimler olduğunu öğreten bir tarih...O zamandan bu yana Gerçeğin Yalanla savaştığı bir tarih...İsrael'de, içlerinden birini kaybetmenin acısını yaşayan birçok ailenin çehresini değiştiren bir tarih.Ailenin bazı üyelerinin boşluğu nedeniyle Roş Aşana balının tatlılığının değiştiği bir tarih.Soframıza eklediğimiz bir tabakla her an rehinelerimizi andığımız, dualar ettiğimiz ve dönüşlerin beklemeye başladiğımız tarih...Bedenlerin ayakta ama kalplerin parça parça olduğu bir tarih..Örtülen, saklanan,konuşulmayan ama bir anda kim olduğumu niye burda olduğumu hatırlatan bir tarih...Ve o zamandan beri bilinmeyen bir ışık ve güç, umut ve şükran, birlik ve dayanışma...A-şem'in halkının düşmanlarıyla nasıl başa çıktığını, açık ve somut mucizeler gerçekleştirdiğini ortaya koyan bir tarih...Bir çok insanda ve ailede manevi devrimleri tetikleyen bir tarih.Tora ve Mitsvalarin yollarına güç ve özgünlükle katılarak tarihlerinin aktörleri olmaya karar veren Yahudiler için bu yılı değişim yılı haline getiren bir tarih...Her birimizi cephede fiziki ve ruhani savaşçı yapan bir tarih...Bu cephe sadece askeri değil, her şeyden önce manevidir; dualar, Teilim, Tora öğrenimi, A-şem'in sözleriyle, iyilik yapmanın gözyaşları ve eylemleriyle...Beni düşürmek, moralimi bozmak, korkutmak, endişelendirmek isteyen kötü dürtüye, çocuklarıma, sevdiklerime her an birşey olacak düşüncesine savaş açtığım bir tarih..Her birimizin herşeye rağmen yaşama devam etmeyi, çalan sirenlere rağmen şarkı söylemeyi, hayatlarını kaybedenler için daha fazla Hesed iyi hareketler yapmayı seçtiği bir tarih...Tüm bu çabaların aynı Beit Amikdaş’ın/ kutsal Tapınağın içindeki Ketoret / tütsü karışımı gibi göklere farklılıklarımıza rağmen tek bir güzel koku karışımı olarak geldiği bir tarih...
Öyle ki, bu tarih sadece anmayla sınırlı değil, her şeyden önce Roş Aşana sonrasındaki yeni başlayan 5785 senesinde iyi amellerin ve kararların artmasıyla da anlamlı olsun, böylece nihayet, bu tarih, Beezrat A-şem Maşiah'ın gelişinin merhametle hızlandığı bir tarih olur....Kipur günü bu sene cuma akşamı itibariyle 12 Ekim bir Şabata denk geliyor... Tutacağımız oruç, yapacağımız dualarla göklerdeki babamızın bize bu kadar yakın olduğu günlerde O'na teşekkür edecek, inancımızı arttıracak, kurtuluşun öncelikle O'ndan geleceğine inandığımız bir tarihe dönüşmesi ve en yakında askerlerimizin barışla evlerine, rehinelerin sağlıkla evlerine dönebilmesi dileğiyle...
Gmar Hatima Tova
RİVA N. ESSEMENİ
תגובות