top of page

Krallar ve bilgelik…


“Sefer HaMelahim” (Krallar) Tanah’ta Neviim bölümünde yer alır. Tanrı Kral Shlomo’ya şöyle der: “ Madem kendin için uzun ömür, zenginlik ve düşmanlarının ölümünü istemedin, bunların yerine adil bir yönetim için bilgelik istedin; isteğini yerine getireceğim.”

O günün “Şoftimleri”nin (Hâkimler) nasıl bu günün hâkimleri ile bir ilgisi yoksa Krallar için de öyle. Günümüzde artık krallara ihtiyacımız yok, bilge yöneticilere ihtiyacımız var.

Hayatta her birimiz ilerleme kaydedebilir, okulda daha üst sınıfa yükselebilir, profesör, genel müdür, hatta başbakan veya devlet başkanı olabiliriz. Önemli olan daha yüksek bir konuma eriştiğimizde “bilgeliğimizin” de bu doğrultuda bir aşama kaydedip etmediğidir. İnsanlığa sevgi ve özveri ile yaklaşmak yerine kişisel çıkarlarımızı, egomuzu ön planda tutuyor, maneviyat yerine maddiyatı daha önemser bir hale geliyorsak edindiğimiz unvanların kimseye bir yararı olmayacaktır.

Bu ülke halkı başbakanını (Ehud Olmert) , devlet başkanını (Moshe Katsav) yargılamayı bilmiş onları cezalandırabilecek olgunluğa erişmiş bir halktır. Bu kişiler görevlerinde en yüksek mevkilere yükseldikleri halde hırslarına, vücutlarının isteklerine engel olmayı becerememişler ve hayatlarının bir bölümünü hapiste geçirmişlerdir. İsrael halkı demokrasi ve adalet duygusunu her şeyin üstünde tutabilecek kadar bilge bir halktır.

Yahudi halkı niye bilge bir halktır? Krallar kitabı, Tapınağın yıkılışı ve Babil sürgünü ile son bulur. Bu halk iki bin yıl “homeless” olarak yaşadı. Bu uzun sürgün döneminde arazi sahibi olmak hakkına sahip değildi, mülk edinemezdi. Bu nedenle unvan ve zenginlik peşinde koşmadı, saraylar, yüksek anıtlar inşa etmedi, kendini kişi olarak geliştirdi, bilimle ilgilendi, kitabına, Tora’sına bağlı kaldı.

72 yıldır bir evimiz var, özlemi duyulan İsrael devleti kuruldu. İsrael bu kısa tarihi dönem içinde bilgeliği sayesinde dünyanın en ileri ülkeleri arasında yer aldı.

Peki, şimdi ne oluyor, İsrael oğulları akıl tutulması mı geçiriyor? Koronavirüs ile mücadelede en önlerde, örnek olarak gösterilmekte iken kırmızı ülke konumuna düştük, tevazuunun artık geçer akçe olmadığı, celebrity’lerin çılgınlıklarının her an televizyonlarda sergilendiği şımarıklar diyarına dönüştük. Kuralları hiçe sayan Omer Adam gibi ünlüler özel uçaklarla Yunan adalarında iç içe, yanak yanağa partiler düzenleyip sonra Covid-19’a yakalandıklarını açıklıyorlar.

Popülist bir tavırla 2021 yılı ortalarına kadar işsizlik ödenekleri taahhüt edilen büyük bir kesim, çalışmak yerine yan gelip yatmayı tercih ediyor ve sonuç işsizlik oranı yüzde 21’den aşağı düşmüyor. Bunca işsiz varken pek çok işyeri eleman bulmakta sıkıntı çekiyor. Diğer yandan gösterilerde karşılıklı şiddet en üst düzeye ulaştı. Eilat’ta16 yaşında bir genç kıza karşı girişilen toplu tecavüz olayı büyük infial uyandırdı.

Bu tablo beni çok üzüyor, oysa daha özendirici, İsrael’in başarılarını gururla dile getirebileceğim yazılar yazmak isterdim. Bu hafta karamsarım…

Liderlerin önlerine kırmızı halılar sermeye devam edenler, “Meleh İsrael” diye sevgi gösterisinde bulunmayı sürdürenler ise beni mazur görsünler… Bu birlik değil, uyumsuzluk hükümetinin ömrü 100 gün daha uzamış, şimdilik erken seçimlerin önlenmiş olunmasına sevinsek mi üzülsek mi bilemiyorum.

Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page