top of page

Lauren Bacall


Hollywood'un Altın Çağı aktrislerindendir Lauren Bacall.

Lauren Bacall’ın annesi Natalie sekreterdi, babası William ise satış işinde çalışırdı.

Lauren Bacall'a göre annesi Romanya Krallığı'nın İaşi kentinden göç etmiş ve Ellis Adası yoluyla New York'a adım atmıştı. Babası ise önce Belarus hakimiyetinde olan ve daha sonra Rus İmparatorluğu'na geçen Valozhyn'li Yahudilerdendi.

Zengin amcalarının finansal desteği ile öğrenim görmüş olan ünlü aktrisin ebeveynleri, o henüz beş yaşındayken boşandı. Betty Joan Perske adıyla doğmuş olan sanatçı ileride, annesinin Romen kökenli Bacall soyadını kullanmaya başladı.

Babasını bir daha görmeyen Lauren, annesiyle çok yakın bir ilişki kurdu. Tekrar evlenen annesi ise, kızının ünlü olmasının ardından Kaliforniya'ya yerleşti.

Ünlü aktris, baba tarafından İsrael'in 9. Devlet Başkanı Şimon Peres ile akrabaydı.

Peres anılarında, 1952 ya da 1953 yılında New York'a gittiğini ve Bacall'ın kendisini arayarak görüşmek istediğini, bu davete icaben de ikisinin buluşarak aileleri hakkında konuştuklarını ve bu buluşmada akraba olduklarını keşfettiklerini anlattı.

Büyüleyici bakışları olan aktris, kariyerine 1941 yılında, Amerika Drama Sanatları Akademisi'nde başladı. Sınıf arkadaşı, bir diğer efsane oyuncu Kirk Douglas'dı. Bu sırada genç oyuncu St. James Tiyatrosu'nda yer gösterici olarak çalışıyor, aynı zamanda modellik de yapıyordu.

1942 yılında, henüz 17 yaşındayken Broadway'de ilk oyununa çıktı, yerel güzellik kraliçesi seçildi ve ünlü moda dergisi Harper's Bazaar'ın, savaş nedeniyle kan bağışına gönderme yapan 1943 kapağında yer aldı. Bu kapak fotoğrafını fark eden Howard Hawks'ın eşi, Keith Hawks Bacall'ın Hollywood kariyerine ön ayak oldu. Eşi sayesinde bu genç oyuncuya şans tanıyan yapımcı, hemen yedi yıllık kontrat imzalattı ve Bacall'e haftada 100 dolar maaş bağlayarak onun kariyerine yön vermesini sağladı. Özellikle Keith Hawk; genç kıza zerafet, davranış, giyim-kuşam gibi konularda yön verdi. Keith Hawk'ın tavsiyesiyle Bacall, senormalde yüksek çıkan sesini de daha derin çıkarmayı öğrendi. Bu değişimi yapabilmek için aktris her gün Shakespeare'den dizeler okuyordu.

1944 yılında çekilen “To Have and Have Not” filminin çekimleri sırasında o kadar gergindi ki, titremesine engel olabilmek için çenesini göğüs kafesine yapıştırmış halde kameralara yansımıştı. Bu duruşu daha sonra Lauren Bacall bakışı olarak özel sesiyle birlikte onun alamet-i farikası olacaktı. Filmdeki rol arkadşı Humphrey Bogart ile bir kaç hafta içinde romantik bir ilişkiye başladılar. Başta küçük olan rolü ise sürekli gözden geçirmelerle büyütüldü. Bu rolü Bacall'ın kariyerindeki kilometre taşı olacaktı.

Bogart ve Bacall, 1946 yapımı The Big Sleep'te de birlikte rol aldılar.

Filmde oynadığı Femme Fatale (vamp kadın) rolü onun “film noir” tarzı ile anılmasına yol açacaktı. Bacall, ünlü aktör Bogart ile başka iki filmde de oynadı.

1950'lere gelindiğinde Bacall'ın ilginç bulmadığı senaryoları geri çevirmeye başlaması, onun zor aktris olduğu görüşünü yaydı. Ancak oynadığı yıldız rollerle kariyerinde yükselmeye devam etti.

Yıldız; Gary Cooper ile 150 yapımı “Bright Leaf”te, aynı yıl Kirk Douglas ve Doris Day ile bir caz müzikali olan “Young Man With a Horn”da oynadı. Bogart ile 1951'den 1952'ye kadar bir radyo dizisinde yer aldı. 1953'te ise “How to Marry a Millionaire”de aynı sahneyi Monroe ile paylaştı. Televizyonda oynanan “The Petrified Fores”'te ise güçlü oyuncu Henry Fonda'nın karşısındaydı. 1990'ların sonunda Lauren Bacall, bu yapımın kayıtlarını Televizyon ve Radyo Müzesi'ne bağışladı.

Ünlü yıldız, 1955 yılında Vincente Minelli'nin yönetmenliğinde “The Cobweb ve Blood Alley”de yer aldı.

1956'da ise pek çoklarınca melodramaların kilometre taşı sayılan “Written on the Wind”de Rock Husdon'la oynadı.

1960'lara gelindiğinde ise Bacall çok az filmde gözüktü. Broadway yapımları olan Goodbye Charlie, Cactus Flower ve Applause'da yer aldı. 1970'deki Applause ve 1981'deki “Woman of the Year”, aktrise iki Tony ödülü getirdi.

1980'lere gelindiğinde artık misafir rollerde yer alıyordu.

Golden Globe kazanmış olan aktris, 1996 yılında “The Mirror Has Two Faces” ile Yardımcı Kadın Aktris Oyuncu Oscar'ına aday gösterildi. Ancak English Patient'taki rolü ile Juliet Binoche ödülü kazanan oldu.

1997 yılında, Kennedy Onur Merkezi tarafından, Amerikan Film Endüstrisi'ne yön vermiş 25 kadın aktris ödülünü aldı. Bu ödülle birlikte 2000'lerin başında pek çok filmde yer aldı.

2006 yılında Katherine Hepburn medalyası ile ödüllendirilen sanatçı son olarak, Family Guy çizgi filmine sesiyle konuk oldu.

İki efsane isim; Bogart ve Bacall, 1945'de evlendiler ancak aktörün 1957'de 57 yaşındaki ölümüne kadar evli kaldılar. Bu evlilikten çiftin iki çocuğu oldu.

Bogart'ın ölümünün ardından ise Bacall, Frank Sinatra ile aşk yaşamaya başladı.

1961'de ise Jason Robards ile evlendi ve 8 yıl sonra boşandı. Bu evlilikten de bir çocuğu oldu.

Yaşamı boyunca sadık bir liberal demokrat olan Bacall, politik görüşlerini sık sık dile getirirdi.

Ünlü aktris, 90. doğum gününden bir ay önce hayatını kaybetti.

Bacall'ın yaklaşık 26,6 milyon dolarlık mülkü bulunuyordu. Miras, üç çocuğu ve torunları arasında paylaştırıldı.

Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page