Bu Şabat okuyacağımız Matot (מטות) peraşasında Moşe, vaadedilen toprakların eşiğinde, yeni bir buhranı çözmek zorunda kalır.
İsrael oğulları Yarden nehrinin doğu yakasındadır. Yeoşua ve Elazar yeni neslin idarecileri olarak tayin edilmişlerdir. Sıra, Yarden nehrinin batı yakasındaki vaadedilen Kenaan topraklarını kuşatmak üzere hazırlıklara gelmiştir. Bu nazik dönemde Reuven ve Gad kabilelerinin temsilcileri, sürülerinin çokluğu ve de bulundukları toprakarın hayvancılık için çok uygun olduğunu öne sürerek yeni bir istekle baş vururlar Moşe’ye.
“Eğer gözlerinde hoşuna gittikse, bu topraklar kullarına yerleşim yeri olarak verilsin ve bizleri Yarden’i geçirtme” derler (Bamidbar 32, 5)
Bilhassa “ve bizleri Yarden’i geçirtme” kelimeleri Moşe’yi çok hiddetlendirir. Ona 38 yıl evvelki olayları hatırlatır.
Moşe Gad oğullarına ve Reuven oğullarına “kardeşleriniz savaşa çıkacaklar ve siz burada mı oturacaksınız?” der. “Neden İsrael oğullarının kalbini Ad.’ın verdiği topraklara geçmekten caydırasınız? Onları Kadeş Barnea’dan, ülkeyi görmek için yolladığımda, atalarınız böyle yaptılar. Eşkol vadisine kadar çıktılar, ülkeyi gördüler ve İsrael oğullarının kalbini Ad.’ın verdiği topraklara geçmekten caydırdılar.” (Bamidbar 32, 6-9)
“Casuslar” olayı diye bilinen olayda, İsrael oğulları vaadedilen topraklara girmekten korkup çekindikleri için, Tanrı o nesli, yok olup yeni nesil büyüyene kadar, 40 yıl çölde dolaşmakla cezalandırmıştı. Acaba, Reuven ve Gad kabilelerinin yeni istekleri benzer bir sonuca sebep olabilir miydi? Reuven ve Gad kabilelerinin başkanları herhalde Moşe’nin bu endişesini anlarlar ve onu yatıştırmak için bu çözümü tavsiye ederler.
Ona yaklaşıp “burada sürülerimiz için çitler ve çocuklarımız için şehirler inşa edeceğiz” derler. “Bizler İsrael oğullarına, onları yerlerine getirene kadar öncülük edeceğiz. Çocuklarımız, etraftaki yerel halktan korunmuş şehirlerde otururlar. İsrael oğullarının her biri kendi payına düşene yerleşmedikçe evimize dönmiyeceğiz. Biz onlarla Yarden’in öbür tarafında pay almıyacağız, çünkü bizim payımız Yardenin doğu tarafinda bize rast geldi.” (Bamidbar 32, 16-19)
Bu sözlerle, Reuven be Gad kabileleri, bir taraftan millete karşı sorumluluklarını açıkça belirtirler. Yarden’in batısını kuştmak için İsrael oğullarını bekliyen savaşlarda Reuven ve Gad kabileleri öncü kuvvet olmayı vaad ederler. Diğer taraftan, onlara çok uygun olan Yarden’in doğusundaki bu topraklarda yerleşmekten vazgeçmiyeceklerini de belirtirler.
Moşe bir düzelteme ile tavsiye edilen çözümü kabul eder.
Bu iki kabile “sürülerimiz için çitler ve çocuklarımız için şehirler inşa edeceğiz” derlerken, Moşe sırayı değiştirerek “çocuklarınız için şehirler ve sürüleriniz için çitler inşa edin” diyerek ailelerinin sürülerinden önce geldiğini hatırlatır onlara.
Bunun yanısıra, Moşe bu antlaşmayı yeni liderler Yeoşua ve Elazar’a ve diğer kabilelerin reislerine bildirir. Her nedense, Moşe bu iki kabileye Menaşe kabilesinin yarısını da ekler.
Bu antlaşmanın sonucu olarak, vaad edilen topraklar Yarden nehrinin doğusuna doğru genişlerken, nehrin batı yakası, Kenaan toprakları, sadece dokuz buçuk kabile arasıda paylaşılacaktır.