İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch), Batı Şeria ve Gazze'de Filistin Yönetimi ve Hamas tarafından uygulanan şiddet ve baskıyı kınadı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch) tarafından 23 Ekim Salı günü "İki otorite, tek yol, sıfır karşı çıkma" başlıkla yayınlanan rapor, iki yıl süren soruşturmanın ve 147 mülakatın sonucu. Bu mülakatlar özellikle daha önce tutuklu bulunanlarla, onların akrabalarıyla ve Filistin sivil toplum temsilcileri ve avukatlarıyla yapılmıştır. Raporda, 2007'den beri birbirleriyle ısrarlı bir mücadelede içinde olan Filistin Yönetimi ve Hamas'ın karanlık ve az bilinen yüzü vurgulanıyor.
Her biri kendi topraklarında, eleştirel sesleri susturmak, muhaliflerinin militanlarına zulmetmek veya itirafa zorlamak için baskıcı yöntemler uyguluyorlar. Buradaki paradoks şöyle: Filistin güvenlik servisindekiler, İsrailli meslektaşlarını düzenli olarak suçladıkları ihlallerin aynılarını kendi vatandaşlarına karşı yapıyorlar. HRW, "Hem Fİlistin yönetimi (PA) hem de Hamas tarafından uygulanan işkence, uzun yıllar boyunca sistematik olarak yapıldığı göz önüne alındığında, insanlığa karşı bir suç teşkil edebilir" şeklinde bir açıklama yaptı.
Filistinli memurlar, tutukluları "saatlerce acı verici pozisyonlarda tuttukları halde çok az veya hiç vücut izi bırakmayan teknikler kullanıyorlar." "Shabeh" denilen bu işkence süreci en yaygın olanıdır. Aynı yöntemler, özellikle 1998'de İsrail iç güvenlik servisleriyle ilgili olarak, İsrail Sivil Toplum Örgütü B'Tselem tarafından kınanmıştı.
Gazze'de Hamas Güçleri tutukluları saatler hatta günlerce ayakta kalmaya ya da çocuk sandalyesinde oturmaya zorlayan "otobüs" adı verilen bir odada tutuyor. Örneğin, Ocak 2017'de akut enerji krizini protesto eden bazı protestocular bu uygulamayla karşılaştı. Batı Şeria'da, Mahmud Abbas'a muhalefetiyle tanınan Nablus'taki Balata kampından gençler, daha da şiddetli bir duruma maruz kaldılar. Zaïd - takma isimli biri - omuzlarına onlarca saniye elektrik şoku uygulandığını ve ayrıca, cinsel organına morarana kadar yaklaşık sekiz saat boyunca bir ip bağlandığını da açıkladı.
Sistematik olarak, cep telefonlarının, sosyal ağlardaki hesaplarının gizli şifrelerini bildirmelerini talep ediyorlar. Filistin Yönetiminin Önleyici Güvenlik birimi HRW'ye yazdığı bir mektupta , 2016 ve 2017 yıllarında sosyal medyadaki mesajlarından dolayı, 65 öğrenci ve 2 gazeteci ile birlikte toplam 220 kişinin gözaltına alındığını söyledi.
HRW raporunun ekler bölümünde Gazze ve Ramallah'taki çeşitli Filistin bölümlerden talep ettikleri yazılı cevaplar yer alıyor. Human Rights Watch'ın da belirttiği gibi, son yıllarda bu servislere yüzlerce şikayet yapıldı. Raporda, "İnsan Hakları İzleme Örgütü, bir tutuklunun keyfi olarak tutuklanması veya kötü muameleye maruz kalmasından dolayı bir güvenlik gücü mensubunun cezalandırıldığı herhangi bir durumun bilinmediğinin" altı çizildi. Bu cezasızlık bağlamında HRW, Filistin güvenlik güçlerine finansman ve yardım sağlayan ABD, Avrupa Birliği ve Avrupa ülkelerine hitap ederek, bu durumun kamuoyuna taşınması ve yardımlarını askıya almaları için çağrıda bulunuyor.